Tükendi
Gelince Haber VerOsmanlı Devleti pek çok alanda olduğu gibi yönetim ve hukuk anlayışında büyük bir sistem inşa etmiştir. Bununla beraber Osmanlı hukuk sistemi mahkemeleri ve bunların uygulamalarına dair ortaya konan müktesebatın maalesef tamamı günümüze ulaşabilmiş değildir. Ancak miras aldığımız yazılı birikimin çok sayıda ülke ve medeniyetin sahip bulunduklarının kat kat üstünde olduğunu belirtmek yanlış olmayacaktır. Bu açıdan bakıldığında kadı sicilleri hukuk tarihimiz için oldukça ehemmiyet taşımakta bilhassa hukuk müktesebatımız içinde geniş yer tutmaktadır.
Türkiye Cumhuriyeti'nin başkenti olarak farklı bir değer ifade eden Ankara Osmanlı Devleti döneminde de önemli bir mevkie sahiptir. Yıldırım Bayezid Hanın Sarı Timurtaş Paşayı Anadolu Beylerbeyi olarak görevlendirmesinden (1393) Fatih Sultan Mehmed Haıı'ın İshak Paşayı Kütahya kentine atamasına (1451) kadar uzunca bir süre Anadolu Beylerbeyliği'nin merkezi olmuştur. XVI. yüzyılda da dönem dönem Ankara'nın bu görevi üstlendiği görülmektedir. Ankara siyasi konumundan öte üretim ve ticarete yaptığı katkılarla da ön plana çıkmış; kültürel jeopolitik ve bilhassa iktisadi açıdan diğer yerleşim merkezleri arasında ayrıcalıklı hale gelmiştir.
Kentin üstlendiği misyonu geçmişten günümüze geçirdiği dönüşümü doğru kavrayabilmek muteber kaynaklara erişim ve bunların analizi ile mümkün olabilecektir. Bu husustaki tarihi kaynakların başında dönemin en etkin yöneticilerinden olan kadıların tuttuğu siciller yani mahkeme kayıtları gelmektedir. Söz konusu kadı sicilleri (şer'iyye sicilleri) içerdiği şehir mahalle sokak nahiye köy cami medrese vakıf ve çarşı-pazar adları ve tanımlamalarıyla ele aldıkları konular çerçevesinde Ankara'nın mahalli tarihine ışık tuttuğu gibi aynı zamanda Osmanlı Devleti'nin yönetim anlayışı ve hukuk uygulamalarının anlaşılmasına da katkı sağlamaktadır.
Osmanlı Devleti'nde adli görevleri yanı sıra idari vazifeyi de haiz olan kadı ya da naip tarafından veya denetiminde hazırlanan şer'iyye sicilleri bize kayıt tutma ve yazım hususundaki hassasiyeti devlet ve yargı ciddiyetini İslam hukukuna bağlılığı bununla beraber örfe verilen önemi dönemin ihtiyaçlarına göre hukuk uygulamalarında bazı farklılıklara gidildiğini hukuk ve muhakeme anlamındaki zenginliği de ortaya koymaktadır.
Bu çalışmada 801 Numaralı Ankara Kadı Sicili'nde yer alan karar metinlerine ışık tutabilmesi için hukuk tarihi ve İslam hukuku açısından kısa bir değerlendirme de sunulmaktadır.
Barkod | 9786057629982 |
Basım Yılı | 2023 |
Cilt Durumu | Karton Kapak |
Dil | Türkçe |
Ebat | 14 x 21 |
Kağıt Türü | Kitap Kağıdı |
Sayfa Sayısı | 392 |
Osmanlı Devleti pek çok alanda olduğu gibi yönetim ve hukuk anlayışında büyük bir sistem inşa etmiştir. Bununla beraber Osmanlı hukuk sistemi mahkemeleri ve bunların uygulamalarına dair ortaya konan müktesebatın maalesef tamamı günümüze ulaşabilmiş değildir. Ancak miras aldığımız yazılı birikimin çok sayıda ülke ve medeniyetin sahip bulunduklarının kat kat üstünde olduğunu belirtmek yanlış olmayacaktır. Bu açıdan bakıldığında kadı sicilleri hukuk tarihimiz için oldukça ehemmiyet taşımakta bilhassa hukuk müktesebatımız içinde geniş yer tutmaktadır.
Türkiye Cumhuriyeti'nin başkenti olarak farklı bir değer ifade eden Ankara Osmanlı Devleti döneminde de önemli bir mevkie sahiptir. Yıldırım Bayezid Hanın Sarı Timurtaş Paşayı Anadolu Beylerbeyi olarak görevlendirmesinden (1393) Fatih Sultan Mehmed Haıı'ın İshak Paşayı Kütahya kentine atamasına (1451) kadar uzunca bir süre Anadolu Beylerbeyliği'nin merkezi olmuştur. XVI. yüzyılda da dönem dönem Ankara'nın bu görevi üstlendiği görülmektedir. Ankara siyasi konumundan öte üretim ve ticarete yaptığı katkılarla da ön plana çıkmış; kültürel jeopolitik ve bilhassa iktisadi açıdan diğer yerleşim merkezleri arasında ayrıcalıklı hale gelmiştir.
Kentin üstlendiği misyonu geçmişten günümüze geçirdiği dönüşümü doğru kavrayabilmek muteber kaynaklara erişim ve bunların analizi ile mümkün olabilecektir. Bu husustaki tarihi kaynakların başında dönemin en etkin yöneticilerinden olan kadıların tuttuğu siciller yani mahkeme kayıtları gelmektedir. Söz konusu kadı sicilleri (şer'iyye sicilleri) içerdiği şehir mahalle sokak nahiye köy cami medrese vakıf ve çarşı-pazar adları ve tanımlamalarıyla ele aldıkları konular çerçevesinde Ankara'nın mahalli tarihine ışık tuttuğu gibi aynı zamanda Osmanlı Devleti'nin yönetim anlayışı ve hukuk uygulamalarının anlaşılmasına da katkı sağlamaktadır.
Osmanlı Devleti'nde adli görevleri yanı sıra idari vazifeyi de haiz olan kadı ya da naip tarafından veya denetiminde hazırlanan şer'iyye sicilleri bize kayıt tutma ve yazım hususundaki hassasiyeti devlet ve yargı ciddiyetini İslam hukukuna bağlılığı bununla beraber örfe verilen önemi dönemin ihtiyaçlarına göre hukuk uygulamalarında bazı farklılıklara gidildiğini hukuk ve muhakeme anlamındaki zenginliği de ortaya koymaktadır.
Bu çalışmada 801 Numaralı Ankara Kadı Sicili'nde yer alan karar metinlerine ışık tutabilmesi için hukuk tarihi ve İslam hukuku açısından kısa bir değerlendirme de sunulmaktadır.
Barkod | 9786057629982 |
Basım Yılı | 2023 |
Cilt Durumu | Karton Kapak |
Dil | Türkçe |
Ebat | 14 x 21 |
Kağıt Türü | Kitap Kağıdı |
Sayfa Sayısı | 392 |