Tükendi
Gelince Haber Ver"HAKİR GÖREREK BAKMASIN
İNSANA İNSAN BAKMAYI DEĞİL GÖRMEYİ BİLENDİR İNSAN."
"Bir ara tuvalete gittim... Döndüğümde Arif'i kırmızı elbisemi üzerine tutmuş aynaya bakarken yakaladım ve söyleyebileceğim en salakça şeyi söyledim: 'Ne yapıyorsun Arif! Sen kız mısın?'
Arif elindeki elbiseyi hemen yatağıma fırlattı. Yüzü kıpkırmızı oldu. Sonra da gün boyunca ilk defa Barbie bebeklerimle hiç oynamadı o hiç sevmediği benim ise çok sevdiğim küçük arabalarla oynadı. Arif'in aslında ne kadar naif ve kırılgan bir yapıya sahip olduğunu bugün onun içinde ikinci bir Arif sakladığını anladım. Tıpkı benim de içimde ikinci bir Berrak'ı sakladığım gibi..."
Hikâyenin ilk cümlesinden bu yana ateş gibi yandı parmaklarım. Çünkü kolay hayatlar değildi kaleme aldığım. Her kelimede canımı biraz daha yaktı ateş. Her kelimede biraz daha derine işledi ve beni kül olmanın eşiğine getirdi. Yanan her kelimeyi suyla söndürmek yazdıklarımı toprağa gömmek için de çok uğraştım. Beceremedim. Çünkü bugüne kadar kaleme aldığım her konu ateş gibiydi. Beni yaktı kavurdu kül etti ve küllerimden yeniden doğurup tekrar aynı harlı ateşe attı. Ateş de ben oldum su da toprak da. Kısacası tam kıvamına geldi ve pişti oldu...
Elinizdeki bu roman doğmayı umut eden bir bebek gibiydi. Sancılı belki biraz geç ama sağlıklı doğdu. Sabırsızlıkla yazılmak isteyen her bir kelimemle ateşiyle suyuyla toprağıyla insana dair bir hikâyeydi ancak insan olanların anlayabileceği. Ateş Su Toprak insan olanın sizindir artık...
Barkod | 9786256608306 |
Basım Yılı | 2024 |
Cilt Durumu | Karton Kapak |
Dil | Türkçe |
Ebat | 13,5 x 19,5 |
Kağıt Türü | 2. Hm. Kağıt |
Sayfa Sayısı | 184 |
"HAKİR GÖREREK BAKMASIN
İNSANA İNSAN BAKMAYI DEĞİL GÖRMEYİ BİLENDİR İNSAN."
"Bir ara tuvalete gittim... Döndüğümde Arif'i kırmızı elbisemi üzerine tutmuş aynaya bakarken yakaladım ve söyleyebileceğim en salakça şeyi söyledim: 'Ne yapıyorsun Arif! Sen kız mısın?'
Arif elindeki elbiseyi hemen yatağıma fırlattı. Yüzü kıpkırmızı oldu. Sonra da gün boyunca ilk defa Barbie bebeklerimle hiç oynamadı o hiç sevmediği benim ise çok sevdiğim küçük arabalarla oynadı. Arif'in aslında ne kadar naif ve kırılgan bir yapıya sahip olduğunu bugün onun içinde ikinci bir Arif sakladığını anladım. Tıpkı benim de içimde ikinci bir Berrak'ı sakladığım gibi..."
Hikâyenin ilk cümlesinden bu yana ateş gibi yandı parmaklarım. Çünkü kolay hayatlar değildi kaleme aldığım. Her kelimede canımı biraz daha yaktı ateş. Her kelimede biraz daha derine işledi ve beni kül olmanın eşiğine getirdi. Yanan her kelimeyi suyla söndürmek yazdıklarımı toprağa gömmek için de çok uğraştım. Beceremedim. Çünkü bugüne kadar kaleme aldığım her konu ateş gibiydi. Beni yaktı kavurdu kül etti ve küllerimden yeniden doğurup tekrar aynı harlı ateşe attı. Ateş de ben oldum su da toprak da. Kısacası tam kıvamına geldi ve pişti oldu...
Elinizdeki bu roman doğmayı umut eden bir bebek gibiydi. Sancılı belki biraz geç ama sağlıklı doğdu. Sabırsızlıkla yazılmak isteyen her bir kelimemle ateşiyle suyuyla toprağıyla insana dair bir hikâyeydi ancak insan olanların anlayabileceği. Ateş Su Toprak insan olanın sizindir artık...
Barkod | 9786256608306 |
Basım Yılı | 2024 |
Cilt Durumu | Karton Kapak |
Dil | Türkçe |
Ebat | 13,5 x 19,5 |
Kağıt Türü | 2. Hm. Kağıt |
Sayfa Sayısı | 184 |