Tükendi
Gelince Haber Verİslâm ve Batının iç içe geçmiş tarihinin ana hatlarını ele alan bu çalışma siyasî askerî ve toplumsal ilişkilerin yanı sıra ben tasavvuru öteki algısı zaman ve mekân tasavvuru sembolik dil ve imgeler üzerinden inşa edilen anlamlar dünyasına eğilmeyi hedefliyor. Kitap İslâm ve Batı toplumlarının etkileşim içinde olan ve tedâhül eden tarihlerinin dün ve bugün ifade ettiği anlamları ortaya koymak için tarihten felsefeye teolojiden sanata uzanan disiplinler arası bir yaklaşımı esas alıyor.
Her ben iddiası bir ötekinin varlığını tazammun ederken her öteki vurgusu da bir ben tasavvuru inşasını zorunlu kılar. Fakat modern dikotomilerin tersine bu ayrımı mutlaklaştırarak sonsuz ve sınırsız düşmanlar üretmek gerekmiyor. Öteki üzerinden verilen hükümler aynı zamanda ben ile biz ile ilgili tanımlamaların da bir aynasıdır. Bu kitap İslâm ve Batı ilişkilerini tahlil ederken arka planda yatan ben-öteki diyalektiğinin izdüşümlerini takip etmeyi amaçlıyor.
***
Geleneksel diyalektikte "İsteseydim sizi tek bir millet yapardım..." ilâhî fermanının karşıt anlamını yakalama gereği olarak öteki ile beraber var olmanın yolları aranırdı. Öteki denilen şey ezilip yok edilecek bir şey değil ancak kendisi ile yarışılacak bir şeydi. "Âdemin çocukları birbirinin uzvu gibidir" diyen Sadî ve "Varlığı bilmeden kendini bilemezsin. Ve varlığı bilmek Tanrının kendi eseriyle cilveleşmesinin yollarını bilmekse o zaman ben idrâki bizi varlığa varlık bizi Tanrıya Tanrı da bizi tekrar bene geri getirir. Kendine geri dönen ben de artık sıradan bir ben değildir. Zira o büyük varlık dairesini kat ederek kendine geri dönmüş bir öznedir" diyen Molla Sadra gibi bilgelerden aldığı ilhamla Doç. Dr. Kalın geleneksel ontolojinin karşısında yer alan modern zamanların hakim ötekileştirme eylemini sorgulamaktadır. Değerli kardeşim İbrahim Kalının modern ötekileştirmenin aynı zamanda yok etme haline gelmesi sürecini özellikle Müslümanın ötekileştirilmesi eylemi üzerinden okuyan bu mühim çalışmasını herkese tavsiye ederim.
Prof. Dr. Mahmud Erol Kılıç
***
"Ne Doğu Doğudur artık; ne Batı Batı. Bu ikisi artık birleşebilir! Kipling ve Peyami Safanın muhayyilesindeki Doğu-Batıyı hâlâ merak edenler varsa İbrahim Kalını okusunlar: akıcı ve düşündürücü bir eser."
Mustafa Özel İstanbul Şehir Üniversitesi
Barkod | 9789755748054 |
Basım Yılı | 2019 |
Baskı | 20 |
Cilt Durumu | Karton Kapak |
Dil | Türkçe |
Ebat | 16 x 23,5 |
Kağıt Türü | Kitap Kağıdı |
Sayfa Sayısı | 568 |
Yazar | İbrahim Kalın |
İslâm ve Batının iç içe geçmiş tarihinin ana hatlarını ele alan bu çalışma siyasî askerî ve toplumsal ilişkilerin yanı sıra ben tasavvuru öteki algısı zaman ve mekân tasavvuru sembolik dil ve imgeler üzerinden inşa edilen anlamlar dünyasına eğilmeyi hedefliyor. Kitap İslâm ve Batı toplumlarının etkileşim içinde olan ve tedâhül eden tarihlerinin dün ve bugün ifade ettiği anlamları ortaya koymak için tarihten felsefeye teolojiden sanata uzanan disiplinler arası bir yaklaşımı esas alıyor.
Her ben iddiası bir ötekinin varlığını tazammun ederken her öteki vurgusu da bir ben tasavvuru inşasını zorunlu kılar. Fakat modern dikotomilerin tersine bu ayrımı mutlaklaştırarak sonsuz ve sınırsız düşmanlar üretmek gerekmiyor. Öteki üzerinden verilen hükümler aynı zamanda ben ile biz ile ilgili tanımlamaların da bir aynasıdır. Bu kitap İslâm ve Batı ilişkilerini tahlil ederken arka planda yatan ben-öteki diyalektiğinin izdüşümlerini takip etmeyi amaçlıyor.
***
Geleneksel diyalektikte "İsteseydim sizi tek bir millet yapardım..." ilâhî fermanının karşıt anlamını yakalama gereği olarak öteki ile beraber var olmanın yolları aranırdı. Öteki denilen şey ezilip yok edilecek bir şey değil ancak kendisi ile yarışılacak bir şeydi. "Âdemin çocukları birbirinin uzvu gibidir" diyen Sadî ve "Varlığı bilmeden kendini bilemezsin. Ve varlığı bilmek Tanrının kendi eseriyle cilveleşmesinin yollarını bilmekse o zaman ben idrâki bizi varlığa varlık bizi Tanrıya Tanrı da bizi tekrar bene geri getirir. Kendine geri dönen ben de artık sıradan bir ben değildir. Zira o büyük varlık dairesini kat ederek kendine geri dönmüş bir öznedir" diyen Molla Sadra gibi bilgelerden aldığı ilhamla Doç. Dr. Kalın geleneksel ontolojinin karşısında yer alan modern zamanların hakim ötekileştirme eylemini sorgulamaktadır. Değerli kardeşim İbrahim Kalının modern ötekileştirmenin aynı zamanda yok etme haline gelmesi sürecini özellikle Müslümanın ötekileştirilmesi eylemi üzerinden okuyan bu mühim çalışmasını herkese tavsiye ederim.
Prof. Dr. Mahmud Erol Kılıç
***
"Ne Doğu Doğudur artık; ne Batı Batı. Bu ikisi artık birleşebilir! Kipling ve Peyami Safanın muhayyilesindeki Doğu-Batıyı hâlâ merak edenler varsa İbrahim Kalını okusunlar: akıcı ve düşündürücü bir eser."
Mustafa Özel İstanbul Şehir Üniversitesi
Barkod | 9789755748054 |
Basım Yılı | 2019 |
Baskı | 20 |
Cilt Durumu | Karton Kapak |
Dil | Türkçe |
Ebat | 16 x 23,5 |
Kağıt Türü | Kitap Kağıdı |
Sayfa Sayısı | 568 |
Yazar | İbrahim Kalın |