Tükendi
Gelince Haber VerCem Mumcu'nun Binbir İnsan Masallarının Üçüncü Sayfa Güzeli adlı kitabı42. öyküde sona ermişti. Elim sakatlanmadan önce ona bir başlık atmışarkasını getirememiştim. Başlık dünya durdukça duracak öyküler idi. Hersatırını hayranlıkla ve şaşırarak okumuştum bu kitabın. Mumcu yazarlığımınbaşından bu yana kovaladığım deliliği kısa cümleciklerle herkesin (?)anlayacağı bir yalınlıkla psikiyatr olmasının da ona kattığı artılarlakolayca dile getiriyordu. Kolayca dediğime de bakmayın; o kolaylığın nasılbir şey olduğunu ikinci kitabında 69. öyküde kaçırıyor ağzından: Bilmek vebilemek: Tüm bilgiler sadece buna yarayacak ve sonra bileğitaşından dökülentozlar gibi dökülecek. Geriye kalan bir tek keskinlik olacak iniltiyidoğrayacak incecik testere bir tek... Unutmak yere dökmek üzere öğrenmek...Mumcu'nun Muâllakta Arafta ve Düşlerde adlı bu ikinci kitabında da eşbiçemle süren bu iniltilerin kardaki ayak izlerine bakıyorum; Cem'in netanrı baba ile ne de kendi babasıyla bir zoru olmasa da ben bu öykücüklerdetümümüzün içinde var olan ancak S. Freud'un uygarlığının yılan uykusunayatırdığı deliliğin ve ölümlülüğün tradejisini okuyorum. Mumcu bu insanlıktrajedisinin arkeolojisiyle ne zaman bu denli içi içe geçti bu kazıdakimlere çıraklık etti bu genç yaşta nasıl böyle karnavalesk bir ustalıkedindi bilemiyorum. Ancak dünya edebiyatında da ender rastladığımızbirbirinden çarpıcı ironilerin ışıltısıyla ilerleyen bu ilginç yazınındeliliğimizin evrensel mantığını olağanüstü doğru biçimde dokuyan bu ilginçyazarın masallarına dünya durdukça duracak demekte haklı olduğumainanıyorum.
Kitap ÖzellikleriBasım Yılı | 2009 |
Baskı | 5 |
Cilt Durumu | Karton Kapak |
Dil | Türkçe |
Ebat | 13,5 x 19,5 |
ISBN-10 | 9758420414 |
Kağıt Türü | 1. Hm. Kağıt |
Sayfa Sayısı | 116 |
Cem Mumcu'nun Binbir İnsan Masallarının Üçüncü Sayfa Güzeli adlı kitabı42. öyküde sona ermişti. Elim sakatlanmadan önce ona bir başlık atmışarkasını getirememiştim. Başlık dünya durdukça duracak öyküler idi. Hersatırını hayranlıkla ve şaşırarak okumuştum bu kitabın. Mumcu yazarlığımınbaşından bu yana kovaladığım deliliği kısa cümleciklerle herkesin (?)anlayacağı bir yalınlıkla psikiyatr olmasının da ona kattığı artılarlakolayca dile getiriyordu. Kolayca dediğime de bakmayın; o kolaylığın nasılbir şey olduğunu ikinci kitabında 69. öyküde kaçırıyor ağzından: Bilmek vebilemek: Tüm bilgiler sadece buna yarayacak ve sonra bileğitaşından dökülentozlar gibi dökülecek. Geriye kalan bir tek keskinlik olacak iniltiyidoğrayacak incecik testere bir tek... Unutmak yere dökmek üzere öğrenmek...Mumcu'nun Muâllakta Arafta ve Düşlerde adlı bu ikinci kitabında da eşbiçemle süren bu iniltilerin kardaki ayak izlerine bakıyorum; Cem'in netanrı baba ile ne de kendi babasıyla bir zoru olmasa da ben bu öykücüklerdetümümüzün içinde var olan ancak S. Freud'un uygarlığının yılan uykusunayatırdığı deliliğin ve ölümlülüğün tradejisini okuyorum. Mumcu bu insanlıktrajedisinin arkeolojisiyle ne zaman bu denli içi içe geçti bu kazıdakimlere çıraklık etti bu genç yaşta nasıl böyle karnavalesk bir ustalıkedindi bilemiyorum. Ancak dünya edebiyatında da ender rastladığımızbirbirinden çarpıcı ironilerin ışıltısıyla ilerleyen bu ilginç yazınındeliliğimizin evrensel mantığını olağanüstü doğru biçimde dokuyan bu ilginçyazarın masallarına dünya durdukça duracak demekte haklı olduğumainanıyorum.
Kitap ÖzellikleriBasım Yılı | 2009 |
Baskı | 5 |
Cilt Durumu | Karton Kapak |
Dil | Türkçe |
Ebat | 13,5 x 19,5 |
ISBN-10 | 9758420414 |
Kağıt Türü | 1. Hm. Kağıt |
Sayfa Sayısı | 116 |