Tükendi
Gelince Haber Ver"Elinizdeki bu kitap değerli Tasavvuf rehberlerinin bizlere ihsan edip saçtığı pırıltılardan birkaç kıvılcım misalidir. - Ey hakikat yolcusu! Bu kitap, O; Allah velilerinin bütün güzel ahlaklarını ve vasıflarını kemalat ve kerametlerinin yeni nesillere tanıtmak gayesi ile yazılmıştır." Sevgili arkadaşlar; Efendi Hazretleri’nin hazırladığı yeni kitapla yine sizinleyiz. Şüphesiz ki, ibadet ve taat yalnız Allah’adır. O’nun dışında birilerine ibadet ve taat yapmaya kalkışmak insanı hüsrana götürür. İbadet, Allah (c.c.)’ın emrettiği şekilde yapılmalıdır. İhlasla namaz, gönül doluluğu içinde oruç, sadakatla verilecek sadaka, riyadan arınmış hac, usanmaksızın zikir; ibadetin güzelidir. Bundan sonra da kişi Cenab-ı Hak’kın her takdirine rıza ve sabır göstermelidir. Rıza ve sabır insanın olmazsa olmaz teslimiyeti olmalıdır. Çünkü, semada ne olacağı, yerde ne olacağı, mahlukatın rızkı nasıl verileceği, bir kurdun ağzına yiyeceğin nasıl konulacağı, kuşun kanadının nasıl çırpacağı, adamın adımını nasıl atacağı, ne yiyip ne içeceği, başına ne geleceği vs. hepsi takdir edilmiştir. Bunun idraki içinde insan olayları değerlendirmeli. Rivayet olunur ki; Nuşirevan avdan dönerken bir bahçeye uğrar. Oradaki çocuğa, "Bana bir nar verir misin” der. Aldığı narı zevkle yiyerek susuzluğunun giderir. Hoşuna gidince, nar bahçesini sahibinden almayı gönlünden geçirir ve çocuktan bir nar daha ister. Bu defa nar kupkuru olur. Nuşirevan, sebebini çocuğa sorar: -Her halde melik, bir zulme azmetti. Kalbi katılaştı ve nar kurudu, diye cevap verir çocuk. Nuşirevan hemen tevbe etti ve bir nar daha istedi. Bu seferki nar birinciden de daha sulu idi. İkazdan hemen dönen Nuşirevan bir daha zulmetmeme azmiyle ismini hep adaletle yad ettirdi. Bu konuda Hz. Mevlana da: "Nisan yağmurları yağdığında, ağzını açarak tek bir yağmur damlacığının yakalayan istiridye, o damlayı alarak suyun derinliklerine iner. Bu süre sonra o damlacık, istiridyenin karnında inci tanesine dönüşür. Aynı yağmur tanesinin bekleyen yılan, damlayı ağzına alır ve o damla yılanın ağzında en kuvvetli zehire dönüşür. Yağan yağmur aynı yağmurdur. Birinde inci, diğerinde zehir olmuştur. İşte Allah’ın ayetleri de böyledir. Onlar sadece rahmettir. Mü’minlere şifa olan bu ayetler, zalimler için sıkıntı ve hüsrandır.” Sonra Mevlana devamla: "Ey insan! Kur’an’dan bir şey anlamıyorsan, anlayamıyorsan suç onda değil sendedir. Çünkü sen gülistana girip de gül kokusunun duyamayan insan, hatayı gülistanda değil, gönlünde ve burnunda arasın!..” Evet muhterem arkadaşlar! Bu ibretle anlatılanlardan gerekli ders alıp, bu kıymetli eserlerden istifade etmeye çalışmalıyız.
Barkod | 9789757715382 |
Basım Yılı | 2021 |
Cilt Durumu | Ciltli Kapak |
Dil | Türkçe |
Ebat | 17x24 |
Kağıt Türü | 1.Hamur |
Sayfa Sayısı | 432 |
"Elinizdeki bu kitap değerli Tasavvuf rehberlerinin bizlere ihsan edip saçtığı pırıltılardan birkaç kıvılcım misalidir. - Ey hakikat yolcusu! Bu kitap, O; Allah velilerinin bütün güzel ahlaklarını ve vasıflarını kemalat ve kerametlerinin yeni nesillere tanıtmak gayesi ile yazılmıştır." Sevgili arkadaşlar; Efendi Hazretleri’nin hazırladığı yeni kitapla yine sizinleyiz. Şüphesiz ki, ibadet ve taat yalnız Allah’adır. O’nun dışında birilerine ibadet ve taat yapmaya kalkışmak insanı hüsrana götürür. İbadet, Allah (c.c.)’ın emrettiği şekilde yapılmalıdır. İhlasla namaz, gönül doluluğu içinde oruç, sadakatla verilecek sadaka, riyadan arınmış hac, usanmaksızın zikir; ibadetin güzelidir. Bundan sonra da kişi Cenab-ı Hak’kın her takdirine rıza ve sabır göstermelidir. Rıza ve sabır insanın olmazsa olmaz teslimiyeti olmalıdır. Çünkü, semada ne olacağı, yerde ne olacağı, mahlukatın rızkı nasıl verileceği, bir kurdun ağzına yiyeceğin nasıl konulacağı, kuşun kanadının nasıl çırpacağı, adamın adımını nasıl atacağı, ne yiyip ne içeceği, başına ne geleceği vs. hepsi takdir edilmiştir. Bunun idraki içinde insan olayları değerlendirmeli. Rivayet olunur ki; Nuşirevan avdan dönerken bir bahçeye uğrar. Oradaki çocuğa, "Bana bir nar verir misin” der. Aldığı narı zevkle yiyerek susuzluğunun giderir. Hoşuna gidince, nar bahçesini sahibinden almayı gönlünden geçirir ve çocuktan bir nar daha ister. Bu defa nar kupkuru olur. Nuşirevan, sebebini çocuğa sorar: -Her halde melik, bir zulme azmetti. Kalbi katılaştı ve nar kurudu, diye cevap verir çocuk. Nuşirevan hemen tevbe etti ve bir nar daha istedi. Bu seferki nar birinciden de daha sulu idi. İkazdan hemen dönen Nuşirevan bir daha zulmetmeme azmiyle ismini hep adaletle yad ettirdi. Bu konuda Hz. Mevlana da: "Nisan yağmurları yağdığında, ağzını açarak tek bir yağmur damlacığının yakalayan istiridye, o damlayı alarak suyun derinliklerine iner. Bu süre sonra o damlacık, istiridyenin karnında inci tanesine dönüşür. Aynı yağmur tanesinin bekleyen yılan, damlayı ağzına alır ve o damla yılanın ağzında en kuvvetli zehire dönüşür. Yağan yağmur aynı yağmurdur. Birinde inci, diğerinde zehir olmuştur. İşte Allah’ın ayetleri de böyledir. Onlar sadece rahmettir. Mü’minlere şifa olan bu ayetler, zalimler için sıkıntı ve hüsrandır.” Sonra Mevlana devamla: "Ey insan! Kur’an’dan bir şey anlamıyorsan, anlayamıyorsan suç onda değil sendedir. Çünkü sen gülistana girip de gül kokusunun duyamayan insan, hatayı gülistanda değil, gönlünde ve burnunda arasın!..” Evet muhterem arkadaşlar! Bu ibretle anlatılanlardan gerekli ders alıp, bu kıymetli eserlerden istifade etmeye çalışmalıyız.
Barkod | 9789757715382 |
Basım Yılı | 2021 |
Cilt Durumu | Ciltli Kapak |
Dil | Türkçe |
Ebat | 17x24 |
Kağıt Türü | 1.Hamur |
Sayfa Sayısı | 432 |