Siyonist hareketin önde gelen isimlerinden olan bir ailenin oğlu olarak Filistin'deki huzurlu Yahudi yerleşkesinde dünyaya gelen Aaronsohn I. Dünya Savaşı'nın çalkantılı yıllarında yaşadıklarını ve izlenimlerini okuyucuyla paylaşıyor. Amerikan vatandaşlığına ilk adımı atmasına rağmen zorla askere alınan yazar Türk ordusunun askeri olarak geçirdiği günleri savaşın etkisiyle değişen güç dengelerinin sivil halk üzerindeki etkilerini o süreçte yaşanan tanık olduğu dramları akıcı bir dille anlatıyor. O yıllarda Osmanlı egemenliği altında olan Filistin Beyrut Lübnan üçgeninde hüküm süren yozlaşma iç içe yaşayan Müslüman Hıristiyan ve Yahudi halk arasındaki gergin ilişkiler ve bölgede nüfuz sahibi olan yabancı devletlerin tutumlarının anlatıldığı bu eser okuyucuya devri bir gayrimüslimin bakış açısıyla görme şansı veriyor.