Tükendi
Gelince Haber VerBiricik olanın kıymeti kendimizin de biricik olmamızdandır. Doğanın biricikliği ile insan tekinin biricikliği arasında sanatsal bir örtüşme vardır. Spinoza'nın bütün felsefesini yaşayan bir fenomen olarak doğadan yontması düşünüldüğünde; bilgi varlık ve eylem yaşamın kudreti olarak doğada köklenmiştir. İyi ile kötüyü bilmek ve ayırmak çok da zor bir zanaat değildir ona göre: Yaşamın kudretini besleyen ve neşelendiren kuvvetler iyi yaşamı güçsüz ve değersiz kılan kederlendiren kuvvetler kötüdür. Spinozavari düşünüşten şimdi elinizde tuttuğunuz kitabın konusuna bağlanmak gerekirse şu söylenebilir: Doğa yaşamı kıymetli biricik ve kudretli kılandır.Hepimizin tek bir anası sadık bir yâri var: Toprak. Her yağmur sonrası anasının kokusunu duyar insan. Duyar duymasına da insan içine çektiği arındığı şifa bulduğu o soluğun topraktan geldiğini toprakta yaşadığını ve en nihayetinde ona geri döneceğini anımsamaz nedense. İlk rahim olarak toprak her fena şeyin içine atılmasından zuhur eden acılarını unutup kederinin üstesinden gelebilir ama özünün elden gidişine dayanamaz. Zaman o zaman. Toprak artık her şeyi taşıyamaz. Haktan ferman gelmedikçe derdini sırrını lisan-ı halını açamaz. Bu ferman bazen bahar olur bazense seher yelinden bir insan. Çocukların yemyeşil bahçelere dalıp karanfillerin leylakların sümbüllerin yaseminlerin tilkişenlerin içinde seyre dalmalarını; içlerine kanarya sarılarını kırmızıları cam göbeği mavileri doldurmasını; erik ağaçlarına kurulmuş salıncaklarda oynamasını; çıplak ayaklarıyla çimenlerde özgürce koşmasını; topraktan gelen rayihanın canlarına can katmasını; yağmurdan somun gibi kabaran toprağın içine ekilen fâni çekirdekten çıkan bâki meyveyi tatmasını isteyen nereden geldiğini ve nereye döneceğini bilen biridir bu insan: Tülin Akın. Toprağa sadık insanı seven içten bilgisinin zekatını veren iradeli pes etmeyen sabrın hasadını alan zamana yaşama ve bulunduğu yere anlam katan zor bulunur bir insan. İşte size kendi toprağımızda köklenmemiz için emek veren sınırları aşan insan için çalışan hayatının amacını bilen en güzel gök kubbenin altındaki en güzel toprakların kaybolmamasına çare üreten Tülin'in nefes kesen bir defalık olmayan meşakkatli ama kalıcı çabası: Akıllı Köyler.
Kitap ÖzellikleriBasım Yılı | 2019 |
Baskı | 1 |
Cilt Durumu | Karton Kapak |
Dil | Türkçe |
Ebat | 13,5 x 20 |
ISBN-10 | 6057667229 |
Kağıt Türü | Kitap Kağıdı |
Sayfa Sayısı | 166 |
Biricik olanın kıymeti kendimizin de biricik olmamızdandır. Doğanın biricikliği ile insan tekinin biricikliği arasında sanatsal bir örtüşme vardır. Spinoza'nın bütün felsefesini yaşayan bir fenomen olarak doğadan yontması düşünüldüğünde; bilgi varlık ve eylem yaşamın kudreti olarak doğada köklenmiştir. İyi ile kötüyü bilmek ve ayırmak çok da zor bir zanaat değildir ona göre: Yaşamın kudretini besleyen ve neşelendiren kuvvetler iyi yaşamı güçsüz ve değersiz kılan kederlendiren kuvvetler kötüdür. Spinozavari düşünüşten şimdi elinizde tuttuğunuz kitabın konusuna bağlanmak gerekirse şu söylenebilir: Doğa yaşamı kıymetli biricik ve kudretli kılandır.Hepimizin tek bir anası sadık bir yâri var: Toprak. Her yağmur sonrası anasının kokusunu duyar insan. Duyar duymasına da insan içine çektiği arındığı şifa bulduğu o soluğun topraktan geldiğini toprakta yaşadığını ve en nihayetinde ona geri döneceğini anımsamaz nedense. İlk rahim olarak toprak her fena şeyin içine atılmasından zuhur eden acılarını unutup kederinin üstesinden gelebilir ama özünün elden gidişine dayanamaz. Zaman o zaman. Toprak artık her şeyi taşıyamaz. Haktan ferman gelmedikçe derdini sırrını lisan-ı halını açamaz. Bu ferman bazen bahar olur bazense seher yelinden bir insan. Çocukların yemyeşil bahçelere dalıp karanfillerin leylakların sümbüllerin yaseminlerin tilkişenlerin içinde seyre dalmalarını; içlerine kanarya sarılarını kırmızıları cam göbeği mavileri doldurmasını; erik ağaçlarına kurulmuş salıncaklarda oynamasını; çıplak ayaklarıyla çimenlerde özgürce koşmasını; topraktan gelen rayihanın canlarına can katmasını; yağmurdan somun gibi kabaran toprağın içine ekilen fâni çekirdekten çıkan bâki meyveyi tatmasını isteyen nereden geldiğini ve nereye döneceğini bilen biridir bu insan: Tülin Akın. Toprağa sadık insanı seven içten bilgisinin zekatını veren iradeli pes etmeyen sabrın hasadını alan zamana yaşama ve bulunduğu yere anlam katan zor bulunur bir insan. İşte size kendi toprağımızda köklenmemiz için emek veren sınırları aşan insan için çalışan hayatının amacını bilen en güzel gök kubbenin altındaki en güzel toprakların kaybolmamasına çare üreten Tülin'in nefes kesen bir defalık olmayan meşakkatli ama kalıcı çabası: Akıllı Köyler.
Kitap ÖzellikleriBasım Yılı | 2019 |
Baskı | 1 |
Cilt Durumu | Karton Kapak |
Dil | Türkçe |
Ebat | 13,5 x 20 |
ISBN-10 | 6057667229 |
Kağıt Türü | Kitap Kağıdı |
Sayfa Sayısı | 166 |