Tükendi
Gelince Haber VerKuranda kelime olarak yirmi defa kök olarak da yüzlerce kez geçmekte olan hikmet kelimesi Kurânî kavramların en önemlilerinden biri olmasının yanı sıra aynı zamanda en çok yanlış anlaşılanlardan biridir. Bu sebeple bu kavramı incelememize konu edindik.
Hikmet kelimesinin Kuranda geçtiği ayetlere göre birçok manada kullanıldığını gördük. Müfessirlerce çok değişik manalarda yorumlanan bu ifadeleri sonuçta birkaç manaya indirgememizin mümkün olduğu kanaatine vardık. Kuranın hikmete atfettiği bu birkaç manayı ise şu şekilde ifade edebiliriz: Hikmetin bir ilmi bir de ameli boyutu vardır. Hikmetin geçtiği ayetlerin tefsirini yaparken bazı müfessirler hikmetin ilim boyutunu bazıları amel yönünü vurgulamışlar bir kısmı da bizim de katıldığımız yoruma göre hikmetin ilim ve amelden ibaret olduğunu vurgulamışlardır. Hikmet kişiyi güzel ameller yapmaya götüren kişinin ahlâkının olgunlaşmasını sağlayan sağlam ve faydalı ilim ve anlayış manasındadır. Bu manasıyla hikmet İslâmdaki iman-amel bütünlüğüyle de alâkalı bir kavramdır. "İslâm hikmet dinidir" denirse yanlış olmaz düşüncesindeyiz. Bakara Suresinin 269. ayetinde "Allah hikmeti dilediğine verir. Kime hikmet verilmişse ona pek çok hayır verilmiş demektir. Ancak akıl sahipleri düşünüp ibret alırlar" buyurulmuştur. Bu ayette hikmetin Allah tarafından dilediği kula bahşedildiğinin ifade edilmesi hikmetin îmânî boyutuna ve kişide bulunan anlayış kabiliyetiyle alâkasına ancak akıl sahiplerinin düşünüp ibret alacağının ifade edilmesi de hikmetin amel boyutuna işaret etmektedir.
Kurana göre hikmete atfedilen ikinci ve önemli bir mana da nübüvvet ve vahyin uygulanması olan sünnettir. Ayetlerde Hz. İsa Hz. Davud Hz. Musa gibi peygamberlere verilen hikmetten söz edilmektedir. Bu da hikmetin bütün peygamberlere gönderilmiş olan vahiy; ve her bir peygamberin kendisine gönderilen vahyi uygulaması ve ilâhi kitaplarda bulunup yazıya geçmemiş olan ve vahiy ürünü olan sünnetleri manalarına geldiğini göstermektedir.
Kuranda hikmete atfedildiğini düşündüğümüz diğer bir mana da Kuran ve Kuranda geçen hükümlerin açıklamalarıdır. Bu manasıyla hikmetin fıkıh ilmi manasına geldiği de söylenebilir.
Hikmet kelimesinin geçtiği hadis-i şerifleri incelediğimizde görüyoruz hadislerde hikmet daha çok Kuran Kuranın tefsiri sünnet ve fıkıh bilgisi isabetli görüş sahibi olmak kişiyi kötülüklerden uzaklaştıran ilim gibi manalarda kullanılmıştır. Bu manalar da Kuran tarafından hikmet için kullanılan anlamlardandır. Çünkü bu anlamlar da genelde ilim-amel birlikteliğine işaret etmektedir.
Barkod | 9786059464833 |
Basım Yılı | 2019 |
Baskı | 1 |
Cilt Durumu | Karton Kapak |
Dil | Türkçe |
Ebat | 13,5 x 21 |
Kağıt Türü | Kitap Kağıdı |
Sayfa Sayısı | 120 |
Yazar | Dr. Hakan Uğur |
Kuranda kelime olarak yirmi defa kök olarak da yüzlerce kez geçmekte olan hikmet kelimesi Kurânî kavramların en önemlilerinden biri olmasının yanı sıra aynı zamanda en çok yanlış anlaşılanlardan biridir. Bu sebeple bu kavramı incelememize konu edindik.
Hikmet kelimesinin Kuranda geçtiği ayetlere göre birçok manada kullanıldığını gördük. Müfessirlerce çok değişik manalarda yorumlanan bu ifadeleri sonuçta birkaç manaya indirgememizin mümkün olduğu kanaatine vardık. Kuranın hikmete atfettiği bu birkaç manayı ise şu şekilde ifade edebiliriz: Hikmetin bir ilmi bir de ameli boyutu vardır. Hikmetin geçtiği ayetlerin tefsirini yaparken bazı müfessirler hikmetin ilim boyutunu bazıları amel yönünü vurgulamışlar bir kısmı da bizim de katıldığımız yoruma göre hikmetin ilim ve amelden ibaret olduğunu vurgulamışlardır. Hikmet kişiyi güzel ameller yapmaya götüren kişinin ahlâkının olgunlaşmasını sağlayan sağlam ve faydalı ilim ve anlayış manasındadır. Bu manasıyla hikmet İslâmdaki iman-amel bütünlüğüyle de alâkalı bir kavramdır. "İslâm hikmet dinidir" denirse yanlış olmaz düşüncesindeyiz. Bakara Suresinin 269. ayetinde "Allah hikmeti dilediğine verir. Kime hikmet verilmişse ona pek çok hayır verilmiş demektir. Ancak akıl sahipleri düşünüp ibret alırlar" buyurulmuştur. Bu ayette hikmetin Allah tarafından dilediği kula bahşedildiğinin ifade edilmesi hikmetin îmânî boyutuna ve kişide bulunan anlayış kabiliyetiyle alâkasına ancak akıl sahiplerinin düşünüp ibret alacağının ifade edilmesi de hikmetin amel boyutuna işaret etmektedir.
Kurana göre hikmete atfedilen ikinci ve önemli bir mana da nübüvvet ve vahyin uygulanması olan sünnettir. Ayetlerde Hz. İsa Hz. Davud Hz. Musa gibi peygamberlere verilen hikmetten söz edilmektedir. Bu da hikmetin bütün peygamberlere gönderilmiş olan vahiy; ve her bir peygamberin kendisine gönderilen vahyi uygulaması ve ilâhi kitaplarda bulunup yazıya geçmemiş olan ve vahiy ürünü olan sünnetleri manalarına geldiğini göstermektedir.
Kuranda hikmete atfedildiğini düşündüğümüz diğer bir mana da Kuran ve Kuranda geçen hükümlerin açıklamalarıdır. Bu manasıyla hikmetin fıkıh ilmi manasına geldiği de söylenebilir.
Hikmet kelimesinin geçtiği hadis-i şerifleri incelediğimizde görüyoruz hadislerde hikmet daha çok Kuran Kuranın tefsiri sünnet ve fıkıh bilgisi isabetli görüş sahibi olmak kişiyi kötülüklerden uzaklaştıran ilim gibi manalarda kullanılmıştır. Bu manalar da Kuran tarafından hikmet için kullanılan anlamlardandır. Çünkü bu anlamlar da genelde ilim-amel birlikteliğine işaret etmektedir.
Barkod | 9786059464833 |
Basım Yılı | 2019 |
Baskı | 1 |
Cilt Durumu | Karton Kapak |
Dil | Türkçe |
Ebat | 13,5 x 21 |
Kağıt Türü | Kitap Kağıdı |
Sayfa Sayısı | 120 |
Yazar | Dr. Hakan Uğur |