Tükendi
Gelince Haber Verİletişim hâlihazırda disiplinlerarası bir alan iken iletişim çalışmalarına dair teorik bir çerçeve kurma çabası kimi zaman kurmaca bir bilimsel alanda kaotik bir epistemoloji havuzunda ontolojik mücadeleler içine girmek gibi mi oluyor yoksa? Hazır o kadar eleştiriyorken medyayı medyanın olmadığı bir kamusallık mümkün oldu mu hiç insanlık tarihinde sorusu hangi tartışmalara götürürdü bizi? Kamusallık dediğimiz şey konuşabilme anlatabilme ve anlamak için dinleyebilme edimleri içinde oynadığımız rollerle ilişkili değil midir? Kamu hizmeti yayıncılığı yayıncılık alanını düzenleyen yasalar ve yasaları yasayanlar eliyle kamu hezimeti yayıncılığına dönüşür mü hiç? Biz akademik akademik televizyonu anlamaya çabalarken televizyon da bizi anlamaya çalışır mı? Hayatımız film ise bu filmin yönetmeni senaristi ve eleştirmeni kendimiz olabilir miyiz birer auteur olamaz mıyız? Tepenin ardında eril söylemlerle örülü bir gündelik hayat olanca hışmıyla pusu kurmuşken kadınlar için hareket alanları nerelerdir? Kadınların medyası eğer var ise güç ilişkilerine ne kadar mesafelidir? Popüler kültür karnavelesk bir şenliksellik ortamı sunarak hem kendini hem de bizleri evrimleştirir mi eline fırsat geçse? Küreselleşmeydi kültürlerarasılıktı kimliklerdi futboldu derken melez bir akademik ilginin çetrefil dünyasından Erol Hoca'nın dünyasından bizlerin payına düşen nedir?Ailesi öğrencileri meslektaşları ve arkadaşları olarak bizler Erol Mutlu anısında bir araya geldik ve burada ardı ardına dizilen sorulara temas eden yer yer anılarla yüklü böyle bir kitap çıktı ortaya karışık.Ucunda ölüm yok ya... okuyuverirsiniz işte...
Kitap ÖzellikleriBasım Yılı | 2014 |
Baskı | 1 |
Cilt Durumu | Karton Kapak |
Dil | Türkçe |
Ebat | 13,5 x 19,5 |
ISBN-10 | 6055580650 |
Kağıt Türü | Kitap Kağıdı |
Sayfa Sayısı | 383 |
İletişim hâlihazırda disiplinlerarası bir alan iken iletişim çalışmalarına dair teorik bir çerçeve kurma çabası kimi zaman kurmaca bir bilimsel alanda kaotik bir epistemoloji havuzunda ontolojik mücadeleler içine girmek gibi mi oluyor yoksa? Hazır o kadar eleştiriyorken medyayı medyanın olmadığı bir kamusallık mümkün oldu mu hiç insanlık tarihinde sorusu hangi tartışmalara götürürdü bizi? Kamusallık dediğimiz şey konuşabilme anlatabilme ve anlamak için dinleyebilme edimleri içinde oynadığımız rollerle ilişkili değil midir? Kamu hizmeti yayıncılığı yayıncılık alanını düzenleyen yasalar ve yasaları yasayanlar eliyle kamu hezimeti yayıncılığına dönüşür mü hiç? Biz akademik akademik televizyonu anlamaya çabalarken televizyon da bizi anlamaya çalışır mı? Hayatımız film ise bu filmin yönetmeni senaristi ve eleştirmeni kendimiz olabilir miyiz birer auteur olamaz mıyız? Tepenin ardında eril söylemlerle örülü bir gündelik hayat olanca hışmıyla pusu kurmuşken kadınlar için hareket alanları nerelerdir? Kadınların medyası eğer var ise güç ilişkilerine ne kadar mesafelidir? Popüler kültür karnavelesk bir şenliksellik ortamı sunarak hem kendini hem de bizleri evrimleştirir mi eline fırsat geçse? Küreselleşmeydi kültürlerarasılıktı kimliklerdi futboldu derken melez bir akademik ilginin çetrefil dünyasından Erol Hoca'nın dünyasından bizlerin payına düşen nedir?Ailesi öğrencileri meslektaşları ve arkadaşları olarak bizler Erol Mutlu anısında bir araya geldik ve burada ardı ardına dizilen sorulara temas eden yer yer anılarla yüklü böyle bir kitap çıktı ortaya karışık.Ucunda ölüm yok ya... okuyuverirsiniz işte...
Kitap ÖzellikleriBasım Yılı | 2014 |
Baskı | 1 |
Cilt Durumu | Karton Kapak |
Dil | Türkçe |
Ebat | 13,5 x 19,5 |
ISBN-10 | 6055580650 |
Kağıt Türü | Kitap Kağıdı |
Sayfa Sayısı | 383 |