Tükendi
Gelince Haber VerMamak... 12 Eylül darbesinin ardından bir cezaevi... Ve Türkiye'nin her tarafını çok sarsıcı bir şekilde etkileyen günlerde Mamak'ta ayakta kalmaya direnmeye çalışan kadınlar... Direnirken birbiriyle dayanışan ve her acıdan bir kahkaha çıkaran kadınların... Bir başkaldırı hikayesi. Gülerek şarkı söyleyerek hayır diyerek birbiriyle dayanışarak paylaşarak yaşanan bir hikaye ... Mamak Askeri Ceza ve Tutukevi'ndeyken bir güvercin ürkekliğindeydik önceleri... Ürktük çekindik korktuk kaygılandık ve de suskunduk. Anlamaya çalıştık. Sonra toparlandık. İnsanlığımızı kişiliğimizi devrimci değerlerimizi savunmak üzere güçlerimizi birleştirdik. Suya atılan taş misali başladı bu başkaldırı... Önce küçük bir halka sonra giderek büyüyen çoğalan ve tüm suya yayılan halkalar gibi... Sevgilerimiz büyüdükçe dayanışmamız güçlendikçe zulmün küçüldüğüne tanık olduk. Ölüm hücresinde tabutlukta ya da bir başına tecritlerde kafeslerde iken bile dostlukların yoldaşlıkların sıcaklığı ısıttı üşüyen bedenlerimizi yüreklerimizi... Bir de içimizi en çok acıtanın kendi acımızdan çok dostlarımızın acısına tanıklık etmek olduğunu öğrendik orada... Ve birlikte daha bir dik durmayı daha bir dik yürümeyi... Onlar kişiliklerimizi elimizden almaya gözlerimizdeki ışığı söndürmeye bizi biz olmaktan çıkarmaya çalıştıkça zulmün karanlığında ufacık da olsa bir ışık yaktık birlikte...
Kitap ÖzellikleriBasım Yılı | 2015 |
Baskı | 2 |
Cilt Durumu | Karton Kapak |
Dil | Türkçe |
Ebat | 15 x 21 |
ISBN-10 | 6054412327 |
Kağıt Türü | Kitap Kağıdı |
Sayfa Sayısı | 422 |
Mamak... 12 Eylül darbesinin ardından bir cezaevi... Ve Türkiye'nin her tarafını çok sarsıcı bir şekilde etkileyen günlerde Mamak'ta ayakta kalmaya direnmeye çalışan kadınlar... Direnirken birbiriyle dayanışan ve her acıdan bir kahkaha çıkaran kadınların... Bir başkaldırı hikayesi. Gülerek şarkı söyleyerek hayır diyerek birbiriyle dayanışarak paylaşarak yaşanan bir hikaye ... Mamak Askeri Ceza ve Tutukevi'ndeyken bir güvercin ürkekliğindeydik önceleri... Ürktük çekindik korktuk kaygılandık ve de suskunduk. Anlamaya çalıştık. Sonra toparlandık. İnsanlığımızı kişiliğimizi devrimci değerlerimizi savunmak üzere güçlerimizi birleştirdik. Suya atılan taş misali başladı bu başkaldırı... Önce küçük bir halka sonra giderek büyüyen çoğalan ve tüm suya yayılan halkalar gibi... Sevgilerimiz büyüdükçe dayanışmamız güçlendikçe zulmün küçüldüğüne tanık olduk. Ölüm hücresinde tabutlukta ya da bir başına tecritlerde kafeslerde iken bile dostlukların yoldaşlıkların sıcaklığı ısıttı üşüyen bedenlerimizi yüreklerimizi... Bir de içimizi en çok acıtanın kendi acımızdan çok dostlarımızın acısına tanıklık etmek olduğunu öğrendik orada... Ve birlikte daha bir dik durmayı daha bir dik yürümeyi... Onlar kişiliklerimizi elimizden almaya gözlerimizdeki ışığı söndürmeye bizi biz olmaktan çıkarmaya çalıştıkça zulmün karanlığında ufacık da olsa bir ışık yaktık birlikte...
Kitap ÖzellikleriBasım Yılı | 2015 |
Baskı | 2 |
Cilt Durumu | Karton Kapak |
Dil | Türkçe |
Ebat | 15 x 21 |
ISBN-10 | 6054412327 |
Kağıt Türü | Kitap Kağıdı |
Sayfa Sayısı | 422 |