Tükendi
Gelince Haber VerGeçtiğimiz yirmi yıldan bu yana kaynakların çeşitlendirilmesi ve yeniden değerlendirilmesisayesinde Osmanlı askeri tarihi baştan yazılıyor. Osmanlı ve Habsburg arşivlerindeki zenginmalzemeye dayanarak kaleme alınan bu kitap da 1699 sonrasında imparatorluğun Habsburgserhaddindeki askeri gücüne odaklanarak bu alana katkı sağlıyor. Osmanlılar 1683'teViyana'yı ele geçirmek üzereyken ağır bir bozgun yaşadılar ve takip eden savaşta sınırlarınıkoruyan kalelerin neredeyse tamamını kaybettiler. İmparatorluğun çekirdek coğrafyası hattabaşkenti İstanbul bile ortaya çıkan askeri zafiyet nedeniyle tehdit altında kaldı. KarlofçaAntlaşması'ndan (1699) sonra Babıali bu zafiyetin üstesinden gelmek için yeni savunmahatları oluşturmak üzere harekete geçti. Kuzeyde Rusya ve Lehistan güneyde Venedikbatıda ise Habsburg sınırında imparatorluğun askeri gücü yeniden örgütlendi. Habsburgserhaddinde Bosna'dan Temeşvar'a kadar uzanan bir coğrafyada sıklet merkezinde BelgradKalesi'nin bulunduğu bir savunma hattı oluşturuldu. Bu amaçla modern tabyalar inşa edilerekkaleler tahkim edildi ve çok sayıda asker yazılarak serhad garnizonları güçlendirildi. Bu askeriprogramın masraflarını karşılamak için imparatorluğun mali kaynakları seferber edildi.Babıali'nin çabaları sonucunda Habsburg sınırındaki Osmanlı askeri gücü çoğu yerli kuluneferler olmak üzere neredeyse 40 bin askere çıkarıldı. Ne var ki 1716-1718 Savaşı'ndaBabıali'nin inşa ettiği savunma hattı Habsburg ordusu karşısında ayakta kalamadı: 1716'daTemeşvar 1717'de Osmanlı Avrupası'nın en önemli kalesi Belgrad düştü. İmparatorluğun1699'dan itibaren seferber ettiği askeri ve mali kaynaklara rağmen bu savunma hatları niçinbu kadar kolayca çöktü? Ömer Gezer kale mimarisinden serhad garnizonlarının yapısınakadar uzanan bir alanda Habsburg serhaddindeki Osmanlı askeri gücünü sosyo-askeri veekonomik yönlerini de ihmal etmeden incelediği kitabında bu soruyu Osmanlı askeribürokrasisinin yetersizliğine işaret ederek cevaplıyor. Ömer Gezer Hacettepe ÜniversitesiTarih Bölümünde araştırmalarını sürdürüyor.
Kitap ÖzellikleriBasım Yılı | 2020 |
Baskı | 1 |
Cilt Durumu | Karton Kapak |
Dil | Türkçe |
Ebat | 16 x 21 |
ISBN-10 | 6051051994 |
Kağıt Türü | Kitap Kağıdı |
Sayfa Sayısı | 389 |
Geçtiğimiz yirmi yıldan bu yana kaynakların çeşitlendirilmesi ve yeniden değerlendirilmesisayesinde Osmanlı askeri tarihi baştan yazılıyor. Osmanlı ve Habsburg arşivlerindeki zenginmalzemeye dayanarak kaleme alınan bu kitap da 1699 sonrasında imparatorluğun Habsburgserhaddindeki askeri gücüne odaklanarak bu alana katkı sağlıyor. Osmanlılar 1683'teViyana'yı ele geçirmek üzereyken ağır bir bozgun yaşadılar ve takip eden savaşta sınırlarınıkoruyan kalelerin neredeyse tamamını kaybettiler. İmparatorluğun çekirdek coğrafyası hattabaşkenti İstanbul bile ortaya çıkan askeri zafiyet nedeniyle tehdit altında kaldı. KarlofçaAntlaşması'ndan (1699) sonra Babıali bu zafiyetin üstesinden gelmek için yeni savunmahatları oluşturmak üzere harekete geçti. Kuzeyde Rusya ve Lehistan güneyde Venedikbatıda ise Habsburg sınırında imparatorluğun askeri gücü yeniden örgütlendi. Habsburgserhaddinde Bosna'dan Temeşvar'a kadar uzanan bir coğrafyada sıklet merkezinde BelgradKalesi'nin bulunduğu bir savunma hattı oluşturuldu. Bu amaçla modern tabyalar inşa edilerekkaleler tahkim edildi ve çok sayıda asker yazılarak serhad garnizonları güçlendirildi. Bu askeriprogramın masraflarını karşılamak için imparatorluğun mali kaynakları seferber edildi.Babıali'nin çabaları sonucunda Habsburg sınırındaki Osmanlı askeri gücü çoğu yerli kuluneferler olmak üzere neredeyse 40 bin askere çıkarıldı. Ne var ki 1716-1718 Savaşı'ndaBabıali'nin inşa ettiği savunma hattı Habsburg ordusu karşısında ayakta kalamadı: 1716'daTemeşvar 1717'de Osmanlı Avrupası'nın en önemli kalesi Belgrad düştü. İmparatorluğun1699'dan itibaren seferber ettiği askeri ve mali kaynaklara rağmen bu savunma hatları niçinbu kadar kolayca çöktü? Ömer Gezer kale mimarisinden serhad garnizonlarının yapısınakadar uzanan bir alanda Habsburg serhaddindeki Osmanlı askeri gücünü sosyo-askeri veekonomik yönlerini de ihmal etmeden incelediği kitabında bu soruyu Osmanlı askeribürokrasisinin yetersizliğine işaret ederek cevaplıyor. Ömer Gezer Hacettepe ÜniversitesiTarih Bölümünde araştırmalarını sürdürüyor.
Kitap ÖzellikleriBasım Yılı | 2020 |
Baskı | 1 |
Cilt Durumu | Karton Kapak |
Dil | Türkçe |
Ebat | 16 x 21 |
ISBN-10 | 6051051994 |
Kağıt Türü | Kitap Kağıdı |
Sayfa Sayısı | 389 |