Menâkıb-ı Ciharyâr-ı Güzîn adı verilmiş olan bu kitap Peygamber Efendimizin ölümünden sonra sırasiyle yerine halife olan Hazret-i Ebû-Bekr Hazret-i Ömer
Hazret-i Osman ve Hazret-i Alî Efendilerimizin yüksek şahsiyetleri mümtaz meziyetleri ve hususiyetleri haklarında gelen âyetlerle Peygamberimizin söylediği sözleri ve kendilerinin yaptıkları ibret alıcı işleri din uğruna gösterdikleri gayret fedakârlık ve feragat numunelerini ihtiva eder.
Kendisini Peygamber Efendimize kayıtsız şartsız bağlamış olan malını ve canını din uğruna feda eden Ebû-Bekrin bu kitapta altmış altı menkabesi vardır ki her Müslüman için öğrenilmesi ve ibretle numune ittihaz edilmesi gereken bir vazifedir.
Hazret-i Ömer; cesareti atılganlığı gözüpekliği yiğitliği ile ün salmıştır. Aynı zamanda pek akıllı tedbirli bilgili idi. Dünya ihtiras ve menfaatlerini daima hor görürdü. Zamanında her yana ün salmış ve asırlar boyunca unutulmamış olan kılı kırk yaran bir adaletle iş gördü islâmiyetin kısa bir zamanda parlamasını ve yayılmasını temin ederek Şarkın yıkılmaz sanılan en büyük devleti İranı yıkmış ve baştan başa ele geçirmiş ve Garbın Rum kayserini sindirmiştir. Hazret-i Ömerin birbirinden üstün ve okundukça insana şevk ve heyecan veren seksen bir menkıbesi vardır. Pek olgun pek alçakgönüllü mahcup tavırlı ve halim selim olan huzurunda melekleri bile kendisine hürmet ettirecek bir ahlâka sahip bulunan Hazret-i Osman zamanının en zengini idi. Hadsiz hesapsız malı mülkü vardı tslâmiyetin yükselmesi için bütün servetini zaman zaman feda ederek din uğruna birçok menfaatler sağlamıştır. Peygamber Efendimizin yüksek sevgi muhabbet ve hattâ saygısını kazanmıştır. Bu kitapta elli beş menkabesi vardır.
Hazret-i Alî; yiğitlikte kahramanlıkta kuvvet ye kudrette herkesi hayran bırakmıştır bu ünü bugün bile İslâm âleminde tazeliğini muhafaza etmektedir. Aynı zamanda âlim fâzıl iyi ahlâk sahibi olan Hazret-i Alî hakkında Peygamberimiz "Ben ilmin şehriyim Alî o şehrin kapısıdır" buyurmuştur.
Zamanının Hıristiyan ve Yahudi âlimleri zaman zaman Şarktan ve Garptan gelerek kendisini her konuda soru yağmuruna tutarlar ve akıllarına getiremedikleri şekilde cevaplar alırlar kendisine hayran kalıp İslâm dinini kabul etmek zorunda kalırlardı. Bir insanoğlunda - fakat Allaha kitabına ve Rasûlüne gönlüyle bağlanmış olan bir insanoğlunda- bu kadar yüksek vasıfların toplanması ibrete aynı zamanda iftihara şayandır. Bu bakımdan okunması lüzumludur. Bu kitapta ayrıca Hasan ve Hüseyin Efendilerimizin ve valideleri Hazret-i Fatıma Validemizin haklarında gelen âyetler ve Peygamber Efendimizin söylediği sözlerden bâzıları yazılıdır. Gene ayrıca Aşere-i Mübeşşire
(Sağlıklarında cennete gidecekleri müjdelenen on kişi) İslâmın en büyükleri en hayırlıları olan on kişinin hususiyetleri ile bütün ashap hakkında Kuranda yazılan ve Peygamberimiz tarafından söylenen sözler vardır.