Tükendi
Gelince Haber VerYarattığı aksi doğrultudaki çağrışımlara karşın Paris dünyanın Modern Mimarlık odakları arasında biraz kısıtlı bir ağırlığa sahip. Gerçi Labrouste Baudot Freyssinet gibi adlar Erken Modernistler'e Paris'teki çabalarıyla esin kaynağı olacak yeni bir mimarlığın gereklilik ve olanaklılığını orada kanıtlayacaklardır. Fakat 1900'lerden beri Paris'in öncülük rolü başka kültür coğrafyalarına doğru yer değiştirmektedir. Bunun gerekçelerini Fransa'nın o dönemdeki görece geri kalmış ekonomik-endüstriyel yapısına olduğu kadar Paris'e egemen olan klasik kurumların etkisine bağlamak da olanaklıdır. Ünlü akademiler ve etkili Güzel Sanatlar Okulu Paris'tedir ve bunlar değişime inatla direnmektedirler. Ne var ki bütün bunlardan Paris'in 20. yüzyılda kaydadeğmez bir mimarlık merkezine dönüştüğü anlamı çıkarılmamalıdır. Yüzyıl başının ilk teknik deneyselcilerinden başlayarak kent Guimard gibi büyük Art Nouveau yaratıcılarını A.Perret gibi betonarmenin erdemine iman etmiş yarı-klasik biçim ustalarını Mallet-Stevens gibi Modernizm içinde manyerist kişiselcilik geliştiren bir mimarı neredeyse tüm önemli Art Deco yaratıcılarını tabii ki Le Corbusier'yi ve son yıllarda da Portzamparc Nouvel gibi yeni uluslararası starları barındırmayı sürdürmüştür. Ama yeni dünyada mimarlık adına neler olup bittiğini anlamak isteyenler bugün de beklentilerinin Paris'te tatmin edilemeyeceğini bilmektedirler. Paris herşey olabilir ancak hala "yeni" birşey görmek için gidilen bir yer değildir.
Kitap ÖzellikleriBasım Yılı | 2002 |
Baskı | 1 |
Cilt Durumu | Karton Kapak |
Dil | Türkçe |
Ebat | 11,5 x 21,1 |
ISBN-10 | 9755216820 |
Kağıt Türü | Kitap Kağıdı |
Sayfa Sayısı | 53 |
Yarattığı aksi doğrultudaki çağrışımlara karşın Paris dünyanın Modern Mimarlık odakları arasında biraz kısıtlı bir ağırlığa sahip. Gerçi Labrouste Baudot Freyssinet gibi adlar Erken Modernistler'e Paris'teki çabalarıyla esin kaynağı olacak yeni bir mimarlığın gereklilik ve olanaklılığını orada kanıtlayacaklardır. Fakat 1900'lerden beri Paris'in öncülük rolü başka kültür coğrafyalarına doğru yer değiştirmektedir. Bunun gerekçelerini Fransa'nın o dönemdeki görece geri kalmış ekonomik-endüstriyel yapısına olduğu kadar Paris'e egemen olan klasik kurumların etkisine bağlamak da olanaklıdır. Ünlü akademiler ve etkili Güzel Sanatlar Okulu Paris'tedir ve bunlar değişime inatla direnmektedirler. Ne var ki bütün bunlardan Paris'in 20. yüzyılda kaydadeğmez bir mimarlık merkezine dönüştüğü anlamı çıkarılmamalıdır. Yüzyıl başının ilk teknik deneyselcilerinden başlayarak kent Guimard gibi büyük Art Nouveau yaratıcılarını A.Perret gibi betonarmenin erdemine iman etmiş yarı-klasik biçim ustalarını Mallet-Stevens gibi Modernizm içinde manyerist kişiselcilik geliştiren bir mimarı neredeyse tüm önemli Art Deco yaratıcılarını tabii ki Le Corbusier'yi ve son yıllarda da Portzamparc Nouvel gibi yeni uluslararası starları barındırmayı sürdürmüştür. Ama yeni dünyada mimarlık adına neler olup bittiğini anlamak isteyenler bugün de beklentilerinin Paris'te tatmin edilemeyeceğini bilmektedirler. Paris herşey olabilir ancak hala "yeni" birşey görmek için gidilen bir yer değildir.
Kitap ÖzellikleriBasım Yılı | 2002 |
Baskı | 1 |
Cilt Durumu | Karton Kapak |
Dil | Türkçe |
Ebat | 11,5 x 21,1 |
ISBN-10 | 9755216820 |
Kağıt Türü | Kitap Kağıdı |
Sayfa Sayısı | 53 |