Tükendi
Gelince Haber VerBediüzzaman Said Nursî'nin Kur'ân'dan aldığı dersle telif ettiği Risale-i Nur yazıldığı zor şartlardan bugüne bu ülkede ve başka diyarlarda milyonlarca insanın hidayetine vesile oldu. Milyonlarca insan namazla Kur'ân'la ve sünnetle onun vesilesiyle tanıştı.Bu büyük iman hizmetine karşılık Risale-i Nur ve müellifi bekleneceği gibi ilk günden itibaren din karşıtı unsurların husumetine maruz kaldı. Garip olan ise bazı dindar unsurların şu veya bu sebeple bu husumete ortak olmasıydı.Bu husumet ve taarruz dönem dönem alevlendi dönem dönem yavaşladı. Ama telif edildiği ilk günden bugüne hep varoldu.Şimdilerde bu husumetin kendisini yeniden ifşa ve ifade ettiği bir süreci yaşıyoruz. Özellikle 15 Temmuz darbe sürecinden bugüne bazı ağızlar sözbirliği etmişçesine tâ 1930'lardan kalma iddia ve terâneleri bir kez daha ortalığa yayma gayretinde.Elbette birileri üstüne çamur attığı için altın asla değerini kaybetmez ve elmas hakikatler üstüne ilişen tozdan dolayı kıymetten düşmez. Ama onlardaki o kıymeti teyid etmek için sürülmek istenen o lekeleri temizlemek ve o elmas hakikatlere saykal vurmak da gerekir.Bu kitap söyleşi dilinin akıcılığıyla işte böyle bir niyetin ve çabanın ürünüdür.- Fetullahçılık Nurculuğun neresinde?- Risale-i Nur mesleği ve Fetullahçılık arasındaki temel farklar- Risale-i Nur'a husumetin kısa tarihi- Bediüzzaman 'Ben Mehdiyim' dedi mi?- Nedir şu 'diyalog' meselesi?- Rüya ile amel edilir mi?- Nur talebeleri Kur'ân okumaz mı?- 'Yazdırıldı' ne demek?- Ebced bizim neyimiz olur?- İslâmî miras içinde Risale-i Nur'un yeri- Abdülhamid-Bediüzzaman ilişkisi- Bediüzzaman İttihadçı mıydı?
Kitap ÖzellikleriBasım Yılı | 2017 |
Baskı | 1 |
Cilt Durumu | Karton Kapak |
Dil | Türkçe |
Ebat | 13 x 21 |
ISBN-10 | 6059311120 |
Kağıt Türü | Kitap Kağıdı |
Sayfa Sayısı | 336 |
Bediüzzaman Said Nursî'nin Kur'ân'dan aldığı dersle telif ettiği Risale-i Nur yazıldığı zor şartlardan bugüne bu ülkede ve başka diyarlarda milyonlarca insanın hidayetine vesile oldu. Milyonlarca insan namazla Kur'ân'la ve sünnetle onun vesilesiyle tanıştı.Bu büyük iman hizmetine karşılık Risale-i Nur ve müellifi bekleneceği gibi ilk günden itibaren din karşıtı unsurların husumetine maruz kaldı. Garip olan ise bazı dindar unsurların şu veya bu sebeple bu husumete ortak olmasıydı.Bu husumet ve taarruz dönem dönem alevlendi dönem dönem yavaşladı. Ama telif edildiği ilk günden bugüne hep varoldu.Şimdilerde bu husumetin kendisini yeniden ifşa ve ifade ettiği bir süreci yaşıyoruz. Özellikle 15 Temmuz darbe sürecinden bugüne bazı ağızlar sözbirliği etmişçesine tâ 1930'lardan kalma iddia ve terâneleri bir kez daha ortalığa yayma gayretinde.Elbette birileri üstüne çamur attığı için altın asla değerini kaybetmez ve elmas hakikatler üstüne ilişen tozdan dolayı kıymetten düşmez. Ama onlardaki o kıymeti teyid etmek için sürülmek istenen o lekeleri temizlemek ve o elmas hakikatlere saykal vurmak da gerekir.Bu kitap söyleşi dilinin akıcılığıyla işte böyle bir niyetin ve çabanın ürünüdür.- Fetullahçılık Nurculuğun neresinde?- Risale-i Nur mesleği ve Fetullahçılık arasındaki temel farklar- Risale-i Nur'a husumetin kısa tarihi- Bediüzzaman 'Ben Mehdiyim' dedi mi?- Nedir şu 'diyalog' meselesi?- Rüya ile amel edilir mi?- Nur talebeleri Kur'ân okumaz mı?- 'Yazdırıldı' ne demek?- Ebced bizim neyimiz olur?- İslâmî miras içinde Risale-i Nur'un yeri- Abdülhamid-Bediüzzaman ilişkisi- Bediüzzaman İttihadçı mıydı?
Kitap ÖzellikleriBasım Yılı | 2017 |
Baskı | 1 |
Cilt Durumu | Karton Kapak |
Dil | Türkçe |
Ebat | 13 x 21 |
ISBN-10 | 6059311120 |
Kağıt Türü | Kitap Kağıdı |
Sayfa Sayısı | 336 |