Tükendi
Gelince Haber VerBu kitapta Cumhuriyet dönemi Türk şiirinde şiir ve mekân ilişkisinin nitelikleri belirlenmeye; şiirdeki eğretilemeler simgeler imgeler kısaca bütün mekansal mecazlar çözümlenmeye çalışılmakta; şiir-şair-mekân ilişkisinin kültürel poetik ve kişisel kökenlerine dair bazı sonuçlara ulaşılmaktadır. Şiirin mekanları şairin ve şiirin bütün yaşantı ve düşlerini şehirlerin evlerin dağların ve denizlerin hafızalarında toplayan; aynalarında yansıtan nesnel simgesel ve imgesel kaynaklardırlar. Örneğin Yahya Kemal medeniyeti oluşturan kolektif ruhun peşinde olduğu için İstanbul'u şiirinin merkezi haline getirmiştir. Onun plastik sanatlara yaklaşan şiiri biraz da şehri şiirde yeniden inşa etmek istemesine bağlıdır. Denizler ve göller Hâşim'in saklanıp gizlenmesi için muhayyel manzaralara dönüşürler. Tanpınar içindeki estetik ve kültürel düzeni ararken mekânların diline bakar ve onların hafızasıyla kendi hafızasını buluşturmaya çalışır. Ağrı Dağı Ahmet Muhip'te sınırlılık ve sonsuzluk özgürlük ve yücelik dünyevî ve metafizik ile ilgili bir çok mecazlara ve hayallere kaynaklık eder. Kaldırımlar Necip Fazıl'da modern hayatın ayartıcılığının yalnızlığının kaotik yapısının simgesi olurlar. Cumhuriyet döneminin önemli bir figürü olan "devrimci ve mazlum şair" kimliği Nazım Hikmet'in yattığı hapishanelerden çıkar. Dolayısıyla mekânların şiir ve şair; şiir ve şairin de mekânlar üzerindeki izlerini hesaba katmadan dönem şiirini bütünüyle değerlendirmenin imkanı yoktur.
Kitap ÖzellikleriBasım Yılı | 2015 |
Baskı | 2 |
Cilt Durumu | Karton Kapak |
Dil | Türkçe |
Ebat | 13,5 x 21 |
ISBN-10 | 6053421757 |
Kağıt Türü | Kitap Kağıdı |
Sayfa Sayısı | 552 |
Bu kitapta Cumhuriyet dönemi Türk şiirinde şiir ve mekân ilişkisinin nitelikleri belirlenmeye; şiirdeki eğretilemeler simgeler imgeler kısaca bütün mekansal mecazlar çözümlenmeye çalışılmakta; şiir-şair-mekân ilişkisinin kültürel poetik ve kişisel kökenlerine dair bazı sonuçlara ulaşılmaktadır. Şiirin mekanları şairin ve şiirin bütün yaşantı ve düşlerini şehirlerin evlerin dağların ve denizlerin hafızalarında toplayan; aynalarında yansıtan nesnel simgesel ve imgesel kaynaklardırlar. Örneğin Yahya Kemal medeniyeti oluşturan kolektif ruhun peşinde olduğu için İstanbul'u şiirinin merkezi haline getirmiştir. Onun plastik sanatlara yaklaşan şiiri biraz da şehri şiirde yeniden inşa etmek istemesine bağlıdır. Denizler ve göller Hâşim'in saklanıp gizlenmesi için muhayyel manzaralara dönüşürler. Tanpınar içindeki estetik ve kültürel düzeni ararken mekânların diline bakar ve onların hafızasıyla kendi hafızasını buluşturmaya çalışır. Ağrı Dağı Ahmet Muhip'te sınırlılık ve sonsuzluk özgürlük ve yücelik dünyevî ve metafizik ile ilgili bir çok mecazlara ve hayallere kaynaklık eder. Kaldırımlar Necip Fazıl'da modern hayatın ayartıcılığının yalnızlığının kaotik yapısının simgesi olurlar. Cumhuriyet döneminin önemli bir figürü olan "devrimci ve mazlum şair" kimliği Nazım Hikmet'in yattığı hapishanelerden çıkar. Dolayısıyla mekânların şiir ve şair; şiir ve şairin de mekânlar üzerindeki izlerini hesaba katmadan dönem şiirini bütünüyle değerlendirmenin imkanı yoktur.
Kitap ÖzellikleriBasım Yılı | 2015 |
Baskı | 2 |
Cilt Durumu | Karton Kapak |
Dil | Türkçe |
Ebat | 13,5 x 21 |
ISBN-10 | 6053421757 |
Kağıt Türü | Kitap Kağıdı |
Sayfa Sayısı | 552 |