Tükendi
Gelince Haber Ver1982 Anayasası'nın anlatımı içerisinde siyasi partiler demokratik siyasi hayatın vazgeçilmez unsurlarıdır. Demokratik bir sistemin siyasi partiler olmadan devam etmesi düşünülemez. Siyasi partilerin demokrasinin lokomotifi olabilmeleri için demokratik esaslara göre örgütlenmesi iç işleyişlerinde demokratik kuralların hâkim olması ve bizzat kendilerinin demokrasi için bir tehdit olmaması gerekir. Bu hususların gerçekleşmesine birçok faktörün etki ettiği yadsınamaz bir gerçek olmakla birlikte ülkemiz siyasi pratiği açısından hukukun bu süreçteki etkisinin diğerlerine nazaran daha fazla olduğu ifade edilmelidir. Gerek kamuoyu tartışmalarında gerekse akademik çalışmalarda parti içi demokrasi çok temel bir sorun olarak ifade edilmektedir. Delege seçiminden başlayarak genel başkan seçimine kadar uzanan parti içi demokrasi pratikleri ile ilgili bazı siyasi partilerde pek tercih edilemeyecek uygulamaların varlığı bir gerçektir. Yüksek yargı organlarının siyasete olması gerekenden fazla müdahale etmeye yönelik geçmiş pratiklerinin oluşturduğu travmalar sebebiyle siyasi partiler parti içi sorunların çözümüyle ilgili hukuki argümanların kullanımı konusunda istekli olmamaktadır. Hâlbuki sınırları belirlenmiş ideal bir siyasi partiler hukukunun parti içi demokrasiye katkısı olacağı açık olmakla birlikte siyasi partilerin demokrasi açısından tehdit oluşturması da engellenebilecektir.
Akademik olarak siyasi parti kavramı siyaset bilimi ve hukuk biliminin kesişim alanında kalan multidisipliner bir niteliği ihtiva etmektedir. Son yıllarda seçim hukuku ve Yüksek Seçim Kurulu uygulamaları kamuoyunda ilgi çeken başlıklardan olmasına rağmen multidisipliner niteliği sebebiyle seçim hukuku kavramının akademik anlamda ilgi görmediği ve seçim hukuku alanının bakir kaldığı ifade edilebilir. Bu akademik ve toplumsal farkındalıkla çalışma alanlarından birini siyasi partiler hukuku olarak tespit eden bir akademisyenin editörlüğünü üstlendiği bu eser siyasi partiler hukuku ile ilgili tüm kavramları ele alma iddiasında olmamakla beraber temel kavramları ele almaya gayret etmekte olup siyasi partiler hukukunun bağımsız bir disiplin olarak görülmesi yönünde mütevazı bir çabadır. Siyasi parti dispositifi parti vergisi tek sorun partileri gibi yabancı literatürde yaygın kullanılmasına rağmen ulusal literatürde görece az ele alınmış kavramlarla birlikte sıklıkla kullanılmasına rağmen akademik çalışmalara az konu olmuş; yedek parti hülle parti tedbirli disipline sevk kota sicilden terkin dağılma durumunun tespiti blok/çarşaf liste gibi kavramlar da çalışmada incelenen başlıklardandır. "İç kör hakemlik" sürecinin işletildiği bu eserin isim konu ve metot olarak özgünlüğü izahtan vareste olup içerik özgünlüğünün sağlanması hususunda titiz bir süreç işletilmiş olup çalışmanın tamamının benzerlik oranının %10 olduğu ifade edilmelidir.
Barkod | 9786253989682 |
Basım Yılı | 2023 |
Cilt Durumu | Karton Kapak |
Dil | Türkçe |
Ebat | 16,5 x 24 |
Kağıt Türü | Kitap Kağıdı |
Sayfa Sayısı | 340 |
1982 Anayasası'nın anlatımı içerisinde siyasi partiler demokratik siyasi hayatın vazgeçilmez unsurlarıdır. Demokratik bir sistemin siyasi partiler olmadan devam etmesi düşünülemez. Siyasi partilerin demokrasinin lokomotifi olabilmeleri için demokratik esaslara göre örgütlenmesi iç işleyişlerinde demokratik kuralların hâkim olması ve bizzat kendilerinin demokrasi için bir tehdit olmaması gerekir. Bu hususların gerçekleşmesine birçok faktörün etki ettiği yadsınamaz bir gerçek olmakla birlikte ülkemiz siyasi pratiği açısından hukukun bu süreçteki etkisinin diğerlerine nazaran daha fazla olduğu ifade edilmelidir. Gerek kamuoyu tartışmalarında gerekse akademik çalışmalarda parti içi demokrasi çok temel bir sorun olarak ifade edilmektedir. Delege seçiminden başlayarak genel başkan seçimine kadar uzanan parti içi demokrasi pratikleri ile ilgili bazı siyasi partilerde pek tercih edilemeyecek uygulamaların varlığı bir gerçektir. Yüksek yargı organlarının siyasete olması gerekenden fazla müdahale etmeye yönelik geçmiş pratiklerinin oluşturduğu travmalar sebebiyle siyasi partiler parti içi sorunların çözümüyle ilgili hukuki argümanların kullanımı konusunda istekli olmamaktadır. Hâlbuki sınırları belirlenmiş ideal bir siyasi partiler hukukunun parti içi demokrasiye katkısı olacağı açık olmakla birlikte siyasi partilerin demokrasi açısından tehdit oluşturması da engellenebilecektir.
Akademik olarak siyasi parti kavramı siyaset bilimi ve hukuk biliminin kesişim alanında kalan multidisipliner bir niteliği ihtiva etmektedir. Son yıllarda seçim hukuku ve Yüksek Seçim Kurulu uygulamaları kamuoyunda ilgi çeken başlıklardan olmasına rağmen multidisipliner niteliği sebebiyle seçim hukuku kavramının akademik anlamda ilgi görmediği ve seçim hukuku alanının bakir kaldığı ifade edilebilir. Bu akademik ve toplumsal farkındalıkla çalışma alanlarından birini siyasi partiler hukuku olarak tespit eden bir akademisyenin editörlüğünü üstlendiği bu eser siyasi partiler hukuku ile ilgili tüm kavramları ele alma iddiasında olmamakla beraber temel kavramları ele almaya gayret etmekte olup siyasi partiler hukukunun bağımsız bir disiplin olarak görülmesi yönünde mütevazı bir çabadır. Siyasi parti dispositifi parti vergisi tek sorun partileri gibi yabancı literatürde yaygın kullanılmasına rağmen ulusal literatürde görece az ele alınmış kavramlarla birlikte sıklıkla kullanılmasına rağmen akademik çalışmalara az konu olmuş; yedek parti hülle parti tedbirli disipline sevk kota sicilden terkin dağılma durumunun tespiti blok/çarşaf liste gibi kavramlar da çalışmada incelenen başlıklardandır. "İç kör hakemlik" sürecinin işletildiği bu eserin isim konu ve metot olarak özgünlüğü izahtan vareste olup içerik özgünlüğünün sağlanması hususunda titiz bir süreç işletilmiş olup çalışmanın tamamının benzerlik oranının %10 olduğu ifade edilmelidir.
Barkod | 9786253989682 |
Basım Yılı | 2023 |
Cilt Durumu | Karton Kapak |
Dil | Türkçe |
Ebat | 16,5 x 24 |
Kağıt Türü | Kitap Kağıdı |
Sayfa Sayısı | 340 |