Dokuz bin yıl önce tarihteki ilk beyin ameliyatı Suhte şehrinde gerçekleştirilmişti. Bulunan kalıntılardan anlaşılan ameliyatı gerçekleştirilen 13 yaşındaki bir kız çocuğuydu. Bu kız çocuğunun hikayesiyle başlayan Tıbbın Kısa Tarihi tıbbın serüvenini geçirdiği aşamaları ve gelişimini okuyucuyu sıkmadan farklı ilgi alanlarına sahip her insanın anlayabileceği yalın bir dille anlatıyor.
Biri doktor diğeri öykücü iki yazarın elinden çıkan bu kitap her bölümün başında verdiği hikayelerle anlatacağı döneme dair okuyucuya tarihî kesitler sunuyor. Milattan öncesinden başlayarak İslâm öncesi ve sonrası dönemleri her dönemin önemli hekimleri ve tıbbi gelişmeleriyle aktarıyor. İslâm'ın doğuşu sonrası tercümelerle büyüyen İslâm tıbbını telif dönemiyle beraber yetişen tabiplerle İbn Sînâ ve Zekeriya Râzî gibi büyük hekimlerle Altın Çağı'na ulaştıran Tıbbın Kısa Tarihi bu tıbbın Moğol istilaları ve haçlı seferleri sonrasında Batılıların elinde nasıl modern tıbba dönüştüğünü okuyucuya sunuyor.
Tıp biliminin kadim dönemlerden modern döneme Müslümanların ellerinde nasıl gelişerek geldiğini okumak isterseniz Tıbbın Kısa Tarihi sizi bir nefeste dokuz bin yıl önce beyninden ameliyat olan kızın hikayesinden günümüze keyifle getirecek.
Kitaptan alıntılar:
-İbn-i Sînâ'nın tıp dünyasına etkisi öylesine büyüktür ki Batılılar onun Modern Tıbbı reddedip yeni bir tıbbi sistem kurduğu için bu kadar meşhur olduğunu dile getirmişlerdir.
-Dr. Müyesserî'ye göre eğer insan sağlıklı bir vücuda sahip olmazsa Allah hakkında tefekkür edip ona gerektiği gibi kulluk edemez.
-Zerdüştler burun ve ağız için maskeyi ilk keşfedenlerdir. Bir doktor hastayı muayene ettiği sırada mutlaka elinde burun ve ağzını kapattığı beyaz bir mendil olurdu. Bu mendile ise penam adını verirlerdi.
-Bîrûnî seyyar hastane sistemini başlatan ve gelişmesine sebep olan ilk hekim olmuştur. Bu hastaneler kırsal dağlık bölgelerde veya köylerde yaşayanların talepleri doğrultusunda geçici olarak kurulur ve daha sonra ihtiyaç olan bölgelere giderek hizmet vermeye devam ederdi.